Aysu Bankoğlu’ndan ‘Üniversitelerde Güvenlik ve Barınma Tedbirleri Genelgesi’ne Aksülamel: “Gençleri Sindiremeyecekler”

CHP Bartın Saylav Aysu Bankoğlu, Gençlik ve Spor Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı marifetiyle kolektif hazırlanan ve üniversitelerde barınmadan güvenliğe büyüklüğünde birçok konuda düzenleme içeren genelgeye ilişik, “Ağlarına düşürdükleri gençleri muhtelif baskılarla intiharın eşiğine getiren, tür ivinti ve taciz vakalarıyla gündemden düşmeyen cemaat ve vakıflara alın değil uyanıklık, sesini üstelik çıkaramayan hükümet, gençlerin bağlantı olmasına, haklarını aramalarına ve birbirlerine bindi olmalarına alın teyakkuza geçiyor. Illet? Zira korkuyorlar. Gençleri, üniversiteleri, kadınları sindirememekten korkuyorlar. ve korkmakta bile haddinden fazla haklılar, sindiremeyecekler” dedi.

Gençlik ve Spor Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı aracılığıyla ortaklaşa hazırlanan ‘Üniversitelerde Güvenlik ve Tahaffuz Tedbirleri Genelgesi’ evvel 81 memleket valiliğine gönderildi.

Aysu Bankoğlu, zaman yaptığı yazılı açıklamada, üniversitelerde barınmadan güvenliğe kadar birçok konuda düzenleme içeren genelgeye reaksiyon gösterdi. Bankoğlu’nun açıklaması şöyle:

“Geçtiğimiz sene üniversite öğrencileri, terbiye özgürlüklerini engelleyecek derecede büyük aynı tahaffuz sorunuyla karşılaştılar. Ihtişam yurtlarında sığa ve nitelik sorunu varken hususi mahdut ve ocak kiralarında fahiş fiyat artışları oldu. Bunun sorumlusu olan hükümet, rastgele zamanki kadar ilkin sorunu görmezden gelmeye ve reddetmeye çalıştı. Ancak gençler, haklarını aradılar ve örgütlenerek hükümete haddinden fazla pir benzeri öğüt verdiler. Ilkin ‘Tahaffuz sorunu bulunmayan’ diyenler, binnetice gençleri geçiştiremeyeceklerini anladılar. Ancak bu kez bile sorumluluğu pandemi koşullarına yüklemeye çalıştılar. Bire Bir yandan yasal tıpkısı şekilde haklarını arayan gençleri durdurmak amacıyla huysuz bilezik birlikte dahil almak amacıyla her yöntemi denediler. Bizler, ‘Barınamıyoruz’ hareketiyle bire bir araya mevrut güre arkadaşlarımızla parklarda beraberdik. Bu gençlerin elbet mağdur edildiğine, hükümet eliyle bittabi topluluk ve mangır yurtlarına mecbur bırakıldıklarına, parkta gösteri işleyen arkadaşlarımıza kuşkusuz engelleme edildiğine şahsen şahit olduk. Hükümet, gençleri hafife almaya, sorumluluklarından kaçmaya çalıştı. Amma gençler, haklarını kontrol konusunda iradelerini hükümete gayet açık ayrımsız şekilde ifade ettiler. İşte gençlerin bu farkındalığı, hükümete veca reşit durumda. O yüzden demin üniversitelerde gençlerin üzerindeki baskıyı böyle genelgelerle artırmaya çalışıyorlar.

Genelgede, tahaffuz sorunundan üniversitelerde uyuşturucuyla mücadeleye kadar herhangi bir biri ayrı ilgi mucip metin çok konuyu az çok muğlak ifadelerle ele almışlar. Akıbet kendisine da dikkatsiz, hangi dediği, ne amaçladığı galiba sıfır ayrımsız dayanıklı ortaya çıkıntı.

Örneğin fahiş bedel uygulamalarına izin edilmeyeceği yazılmış, fakat bunun bittabi yapılacağı, fahiş fiyattan neyin anlaşılacağı, fahiş bedel durumunda ne kadar benzeri yaptırımın olacağı mahsus değil. Gine barınma üzerine yasa dışı yapılanmaların faaliyetlerine müsaade verilmeyeceği müstahkem. Bu yapılanmalar illegalse filhakika faaliyette bulunmamaları gerekiyor. Genelgede, ‘Maddi durumu ancak öğrencilere apotr olunacak’ deniliyor. Maddesel buut yetersizliğinden neyin anlaşılacağı, koruyucu olmaktan neyin kastedildiği ise açıkta mevdu. Bu konuda sivil topluluk örgütlerinden maddi bindi sağlanacağı marke. Fakat hangi sivil cemiyet örgütleri ne şartlarla ve hangi kadar bindi sağlayacak, bu de mahsus değil. Bilgisizlik ve Spor Bakanlığı, 2022’nin geçmiş yarısında cemiyet ve vakıflara güzeşte senenin bir dönemine göre yüzde 266 artışla 287 milyon 689 bin TL aktarmış durumda. Demek ki imkanı var. Neden maddi durumu yetersiz öğrencilere kendisi arkalama etmiyor de sorumluluğu sivil toplum örgütlerine atıyor? Bunun, hükümete yakın, ayrıca doğrudan hükümet bağlantılı dernek ve vakıfların önünü fora etmek, üniversite gençliğini bu dernek ve vakıflara merbut bırakmaktan bambaşka ayrımsız açıklaması kabil mi?

Genelgenin tuhaf içeriği dahi zamanlaması üstelik bize, temel amacın sorunu halletmek olmadığını gösteriyor. Barınma sorunu güzeşte sene ayyuka artık. Bu genelgede tamlanan önlemleri, örneğin amme misafirhanelerinin ensiz olarak kullanılması gerektiğini tığ CHP adına aynı senedir söylüyoruz. Gençlerin tahaffuz sorununu aşağılık fora etmek isteselerdi bu önlemleri çokça henüz önceleri almaları gerekirdi. Bire Bir ay sonradan yetişek-talim yılı başlıyor. Sanki bu sav bir senedir yokmuş gibi, yeni terbiye-tedrisat yılına bire bir ay kala ancak tamim yolluyorlar. Anne amaçları, sorunları fora etmek değil.

“‘TERÖR ÖRGÜTLERİYLE İLTİSAKLI OLDUĞU DEĞERLENDİRİLEN ÖĞRENCİ KULÜPLERİ VE KADIN PLATFORMLARI GİBİ İLLEGAL YAPILANMALARIN FAALİYETLERİNİN YASAKLANMASI’ GİBİ BİR İFADE VAR”

Burada ‘Terör örgütleriyle iltisaklı olduğu değerlendirilen mektepli kulüpleri ve kadın platformları kabilinden illegal yapılanmaların faaliyetlerinin yasaklanması’ kabilinden ayrımsız anlatım var. Yıldırı örgütlerine ve onların üniversitelerdeki faaliyetlerine hepimiz karşıyız, fakat bu değerlendirmeyi kim yapacak, bu şanlı? Eğer beyninde hakim ya dahi mahkeme değerlendirmesi varsa, yani bir öğrenci kulübü mahkeme tarafından terörle ilişkili bulunduysa filhakika faaliyette olmaz. Bu, kanunen yasaktır. Şayet bu terörle füzyon değerlendirmesi mahkemenin değil, gelişigüzel yönetsel amirin kişisel değerlendirmesiyse o zaman bu aranjman ağır yerlere gidebilir.

“SOYLU AMAÇLARI ÜNİVERSİTELERDEKİ BASKIYI ARTIRMAK”

ODTÜ’nün, kayyum rektör baskısındaki Boğaziçi’nin gelenekselleşmiş intaç törenleri yasaklandı. Öğrenciler vasıtasıyla birleştirme edilen almaşık törenlere katılan öğrenciler, çıkışlı kartından mahrum bırakılmakla zılgıt edildi. Türkiye’nin ciharıyek tarafında ehil liderleri, festivallere ati sanatçıları yıldırma edebilir hale geldi. Bu mahalle baskısını engellemesi müstelzim hükümet, festivalleri ve sanatçıları yasakladı. Serencam yerine Balıkesir’birlikte Zeytinli Yaz Festivali’ni yasakladılar. Tıpkı yandan kadın cinayetlerine cebin savaşım veren avrat örgütlerine yama davaları açılıyor. Hükümet, namına cebin olan, onun yönetimindeki eksikliklerin ve yanlışlıkların farkında olan toplumun herhangi bir kesimine, amma hele gençlere ve kadınlara alın ayrımsız mücadele başlatmış durumdadır. Bu genelge, mecmu bunlarla değerlendirildiğinde, ayrımsız genelgeden fazladır. Bu, halihazırdaki cahillik ve avrat karşıtlığının, kısıtlayıcı rejimin kanuni düzeneğinin pekiştirilmesi durumudur.  Hükümet, iktidarı kaybetmekten korktukça baskıya yöneliyor. Asıl amaçları, üniversitelerdeki baskıyı bırakmak, öğrenci kulüplerinin ve karı platformlarının çalışmasını engellemek. Yoksa buraya illet örneğin üniversitedeki ehil ve tarikatların evet birlikte spor kulüplerinin, platformlarının değil dahi kadın platformlarının eklendiğini gani niyetle bağdaştırmak olanaklı değil.

“GENÇLERE RAĞMEN DEĞİL, GENÇLERLE ÇÖZECEĞİZ”

Bunun sebebi çok münhal; hükümet, tahaffuz sorunu sebebiyle gençlerin sosyal medyadan örgütlenerek haklarını aramalarını hala sindirebilmiş değil. Kendilerinden sıfır, kendileri gibi düşünmeyen kesimlere olan tahammülsüzlükleri barınma sorununda o dereceye geldi kim maatteessüf neye alın teyakkuzda olmaları gerektiğini de bilemeyecek durumdalar. Geçen yıl yurt bulamadığı üzere kaydını dondurmak zorunda küsurat öğrencilerin eğitimi için teyakkuza geçmeyen hükümet, bugün gençlerin içtimai iletişim araçları üzerinden örgütlenmelerine karşı teyakkuza geçiyor. Ağlarına düşürdükleri gençleri mütenevvi baskılarla intiharın eşiğine getiren, tür hız ve taciz vakalarıyla gündemden düşmeyen cemaat ve vakıflara cebin değil uyanıklık, sesini üstelik çıkaramayan hükümet, gençlerin irtibat olmasına, haklarını aramalarına ve birbirlerine bindi olmalarına alın teyakkuza geçiyor. Illet? Zira korkuyorlar. Gençleri, üniversiteleri, kadınları sindirememekten korkuyorlar. ve korkmakta dahi çok haklılar, sindiremeyecekler.

Hükümet, yıllardır ağırbaşlılık ve yıldırma politikası güdüyor. Amma kimse, özellikle dahi çoluk çocuk ümitsizliğe kapılmasın. Tarihte bu kalın politikaları hiçbir ant başarılı olamadı. Biz, bu gibi külfet ve dayanak sevdası dönemlerinden yüz kere başarıyla intişar, baştan ayağa kalkmış benzeri toplumuz. Esasen kalkacağız. Gençlere karşin üniversiteleri baskılayarak; kulüpleri, festivalleri yasaklayarak, gençleri topluluk ve vakıflara bağlı bırakarak tek çözüme ulaşılmayacağını biliyoruz. Gençliği bu rejiminden idare etmek istiyoruz. Bunu ancak temas olursak, gençlerle bu arada olursak yapabiliriz. İsteyip birlikte çözemeyeceğimiz hiçbir sorunumuz yok. Bu yüzden de CHP yerine, ‘İktidarımızın evvel senesinde tahaffuz sorununu çözeceğiz’ diyoruz.”

Share: