Çocuklarda açacak bozukluğuna özen… Danışma bozukluklarını göz ardı demek risk oluşturuyor

KOCAELİ – Çocuklardaki müracaat bozuklukları ve gecikmeleri üzerine ebeveynleri uyaran uzmanlar, vasıta bozukluklarına ilgi çekti. Bu sorunun ayn ardı edilmesi halinde çevresine vabeste şekilde büyüyen çocuklarda gelişim geriliklerinin arttığını tamlayan Psikolojik Müşavir Zeynep Alemdar, “Çocuklar ismine tepki vermiyorsa, lafız çıktıları yoksa veya çevreye karşı duyarsız kalıyorsa o ant ailenin harekete geçmesi gerekmektedir” dedi.

Çocukların ağızından sâdır önceki kelimeler ebeveynleri için kadir biçilemez. Ancak çocukların erken yaşlardaki istişare bozukluklarını ve gecikmelerini ayn ardı gelmek ve zamana ulaştırmak, şişman risk oluşturuyor. Değme çocuğun iş süreci ayrımlılık gösterirken, ailelere iri görevler düşüyor. Alelhusus ebeveynlerin çocukları tetik ayrımsız şekilde takip etmesi gerekiyor.

“Çocuk konuşmaya başladığında, tek kelimeyle bize bir nice şeyi anlatmaya çalışıyor benzer”

Çocuklardaki danışma bozukluğu ve geriliğin doğumdan itibaren izleme edilmesi gerektiğini tamlayan Atlantis Hususi Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi’nden Ruhsal Danışman Zeynep Alemdar, bebek kendini önce yerine ağlayarak ifade etmeye meşgul. İsteklerini ve ihtiyaçlarını feryat figan çevresine anlatmaya çabalar. Elan sonrasında babıldama dönemi dirimlik 6-7 ay süren bu dönemde bebek hecelerle gürültülü çıkarmaya başlar. Averaj 1 yaşına geldiğinde ise lafız çıktıları vermeye başlar. Söz Gelişi temel, ağababa, ağababa kabilinden sözcükler söyler. Bala konuşmaya başladığında aslında biricik kelimeyle bize bir nice şeyi anlatmaya çalışıyor tür. Şayet yavru gelişimi normalinin dışında takat sınırı sergiliyorsa söz gelişi ismine reaksiyon vermiyorsa, lügat çıktıları yoksa veya çevreye cebin duyarsız kalıyorsa o antlaşma ailenin harekete geçmesi gerekmektedir” dedi.

“Bebekler sayı farkı 1 gözyaşı civarına geldiğinde bibi daha sözcük çıktısı yoksa harekete geçilmelidir”

Bebeklerin henüz biraz aylıkken annesinin sesini tanıyıp reaksiyon verdiğini anlatım eden Alemdar, “Çevresel faktörler bebeklerin ilgisini çekmeye başlar. Şayet çevresel faktörlere bebeklikten itibaren duyarsızsa ismine aksülamel vermiyorsa, tek şekilde ailesi ve çevresi ile iletişime geçmiyorsa aileler özen etmelidir. Bebekler ortalama 1 gözyaşı civarına geldiğinde hala henüz sözcük çıktısı yoksa ve çevreye alakasızlık bibi elan devem ediyorsa harekete geçmekte kâr var” diyerek konuştu.

“Keyif taraması ve özel eğitimin eş anlı adına ilerlemesi gerekiyor”

Çocuklarda dil bozukluğu tanısı konulduğundan itibaren, hem esenlik taramasının hem bile hususi eğitimin gelişigüzel yapılması gerektiğinin altını çizen Alemdar, “Maalesef ki aileler genelde keyif taramasından bebeklerini geçirip, özel eğitimi kayırıcı plana atıyor. Bu oldukça hatalı ayrımsız yaklaşımdır. Hem afiyet taraması hem de hususi eğitimin eş anlı adına ilerlemesi gerekir. Tanı aldıktan sonraları hususi eğitime ahzetmek, er müdahaleyle, ciddi ve akıllıcasına eğitime az çok heybetli. Duygusal çevresi ile bildirişim kuramadıkça, çevreye tutkun az çok aksiyon geriliği göstermeye başlar ve zat hisse senedi yaşının az çok gerisinde takat sınırı sergiler” şeklinde konuştu.