MALATYA ve Adıyaman’dahi arama-istirdat çalışmalarına katılıp, enkazdan 10 kişiyi esen çıkaran Cıvıl Cıvıl Büyükşehir Belediyesi itfaiye aracı ekipleri, çalışmalarını tamamlayarak kentte döndü. İtfaiye Dairesi Bölüm Müdürü Şanlı Zaman, “Allah ayrımsız daha hakeza teessürat kimseye yaşatmasın” dedi.

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat tarihinde meydana gelen depremlerin ardından Türkiye’nin bir nice ilinden harekete güzeşte itfaiye ekipleri, bölgede depresyon altında kalanları çevirmek üzere seferber oldu. Malatya ve Adıyaman’bile çökme altında kalanları arama istirdat çalışmaları için bölgeye giden Kalaba Büyükşehir Belediyesi itfaiye ekipleri, çalışmalarını tamamlayarak kentte döndü. İtfaiye Dairesi Şube Müdürü Mehabetli Güneş, sarsıntı bölgesinde saniyelerle yarıştıklarını ve ayrımsız kişiyi etkili çıkartabilmek üzere ciddi tıpkı mücadele verdiklerini söyledi. Ruz, “Tığ 25 yabanlık ayrımsız ekiple gittik amma ilk gördüğümüz tıpkısı düzlük vardı eğin sokaklarda 12 çatı yıkılmıştı. Vatandaş elleriyle enkaz altından zat yakınlarını çıkartmaya çalışıyordu. Tığ onlara size müzaheret amacıyla geldik dediğimizde gözlerindeki ışıntı, şükran duygusu, bize sarılmaları çok duygulandırdı. Tığ orada ekiplerimizi böldük. 25 yabanlık ekibi yer fazla üçe bölmemiz gerekiyordu amma biz ekibimizi 8’e büyüklüğünde böldüğümüz anlar oldu. Yanımıza gelip ‘bizim bile yakınımız var’ diyen tek kimseyi kalın kafalı çevirmedik” diyerek konuştu.

‘PARAYLA, PULLA, DIRLIK VEYA MEVKİİYLE İFADE EDİLMEZ’Bir kişiyi enkazdan aktif çıkartmanın kendilerine yaşattığı duyguları anlatım eden Yüksek Devir, “Yaşamış olduğumuz ruhsal gerilim çokça iri oluyor. Acaba deli dolu ulaşabilecek miyiz, hayata tutunabilecek mi, acep onu periyot ışığına, ailesine kavuşturabilecek miyiz endişesi ve kaygısıyla çalışırken oradaki kazazedeyi çıkartmak bize aşağılık dünyanın yer şişman mutluluğunu veriyor. Orada yaşadığımız bahtiyarlık parayla, pulla, dirlik yahut mevkiyle ifade edilmez. Onun amacıyla tanım edilmesi cins değil. Biz dakikalarca kendimizden geçtik” ifadelerini kullandı.’AİLEMİZ AKLIMIZA GELİYOR’Enkazda çalışırken zat ailelerinin akıllarına geldiğini kaydeden Mürtefi Gündüz, “Enkazın altına evvel girdiğimiz andan itibaren oradaki yavrularımızı, oradaki kardeşlerimizi, büyüklerimizi gördüğümüz zaman aklımıza ailemiz geliyor. 2- 3 yaşındaki tıpkı çocuğu enkazdan çıkartırken benim aklıma evimdeki çocuğum geliyor. Hep arkadaşlarımız aynı titizlikle, bir hassasiyeti göstererek çıkarttık. İnşallah oradaki insanların kalbinde benzeri vadi edinebilmişizdir. Heybemizde tıpkısı derinti acılarla beraber, dostluklar biriktirerek geldik. Bundan mutluyuz” dedi. ‘EVLADIMI YETMEK İÇİN BENDEN ÖNCEKI GELMİŞSİN’Mürtefi Çağ, hareket bölgesinde eşi ile bebeği çöküntü altında artan ata ile yaptığı duygu komple konuşmayı bile anlatarak, şunları söyledi:

“Adıyaman’üstelik çalışırken ayrımsız ata 2,5 yaşında tıpkı kızı ile eşinin kaybolduğunu söyledi. Ağababa yanıma gelip ‘bana yardım et’ dedi. Ben de buradaki enkazdan bir kişiyi çıkartacağız, ondan sonradan sana geleceğim dedim. Hangi zaman diye sordu. 05.00’te senin yanındayım dedim. Enkazdaki çalışmamız bitince babanın söylediği yere gittik. Saat 03.30’de tığ onun dediği enkaza girdik. Çalışmaya başladık. O bizi görememiş. Çünkü biz dal taraftan binaya tünel açmıştık. Yerin 5 kat altındayız ve o sırada üstümüzde 5 şiddetinde hareket oluyor. Saat 6.30 kabilinden tünelin içinden çıktık. Yaptığımız icraat sonucunda çocuğumuzun ve annesinin depremin önceki çabucak mevt ettiğini gördük. Enkazdan bulduk, çıkarttık. Cenaze aracına büyüklüğünde kucağımda götürdüm. Bu acıyı elbette anlatayım. Cenabıhak bir elan hakeza acılar kimseye yaşatmasın.”