Balıkesir’in Edremit ilçesinde canlı mütekait miralay Soner Köktürk, kuruttuğu ağaç yapraklarına akrilik boyayla dekor ile kayırıcı, efsanevi ve huy figürleri resmediyor.

Türk Silahlı Kuvvetlerinde 30 yıl fariza yaptıktan sonraları 2 yıl önceki emekliye ayrılan Göktürk, çocukluğundan bu yana bağlam duyduğu resme yöneldi.

Göktürk, türlü işlemlerden geçirdiği lastik ağacı, dut, ayva ve armut ağaçlarının yapraklarına manzara ile koca, hayvan, doğa figürleri resmederek hazırladığı eserlerini, Edremit Ayşe Sıdıka Erke Etnografya Müzesi’nde açtığı önce şahsi sergisinde sanatseverlerle buluşturdu.

Soner Köktürk, AA muhabirine, suret sanatına yavru yaşlardan bu yana sargı duyduğunu, fakat çalıştığı yıllarda resim yapmaya antlaşma ayıramadığını söyledi.

Emekli olduktan sonradan sanatsal icraat yapmaya başladığını tamlayan Göktürk, “2018 yılında Konya’dahi düzenlenen Hazreti Mevlana’yı yâd etkinliklerine eşimle katılmıştık. Orada aynı sanatçının yürütme etmiş olduğu yaprak konusunda resimdeki minval sanatı beni dikçe etkilemişti. Bunu yapabileceğimi düşündüm. Uğraştım, çabalarımın sonucunda çeşitli ağaçların yapraklarını biriktirmeye, onları işlemeye başladım. Yaprakları resimle buluşturdum.” ifadesini kullandı.

“Sanatı sanat işleyen sevgimiz ve uğraşımız”

Kuru yaprağın resimde berenarı alıngan tıpkısı gereç olduğunu anlatan Köktürk, yere düştüğünde eneze görülen yaprağın, işlendiğinde lüp benzeri köşesinde yıllar boyu kalabileceğini belirtti.

Göktürk, “Sanatı konferans yapanın bizim sevgimiz, nutuk sevgimiz, uğraşımız, biraz bile yetenek olduğunu düşünüyorum.” dedi.

Yaprağın tuvale dönüşmeden hangi işlemlerden geçtiğine dair hikmet veren Göktürk, şunları kaydetti:

“Kurutulması, temizliği ve değme dönme havalandırılması hususi bire bir çaba ve özen gerektiriyor. Dut, ayva ve armut yaprağı berenarı kırılan. Seçme yaprağın tıpkısı kuruma dönemi var. Bunları kuruttuktan sonradan akrilik boya ile işliyorum. Kauçuk ağacının yaprağının sağlıklı, anif ve kılık yapmaya uygun olduğunu keşfettim. Yaprağın tamamen özelliğini korumasından yanayım. Bu nedenle yaprağın orta kısmına kenarları boş kalacak şekilde resim çiziyorum.”

Köktürk’ün açtığı serginin ziyaretçilerinden Turgut Belletici ise yapraklar üstüne yapılan resimleri haddinden fazla beğendiğini vurguladı.

Emekli kılık öğretmeni Gündüz Altay birlikte yaprak üzerine foto yapmayı denediğini aktararak, alışılagelen tuvalin ayrı, yaprağın ayrı özeliklere topluluk olduğunu dile getirdi.

Vacit Örger ise eserleri kudretli bulduğunu tabir etti.