Mülteci algısı Nevşehir’de tartışıldı

Türkiye Gençlik STK’ları Platformu eliyle planlı Güre Türkiye Forumu’nun ikincisi Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi’nde (NEVÜ) yapıldı.

‘Mülteci Algısı’ temasıyla gerçekleştirilen İç Rum Bölgesi Canlı Türkiye Forumu’na, Ankara, Aksaray, Çankırı, Eskişehir, Karaman, Kayseri, Kırıkkale, Kırşehir, Konya, Nevşehir, Niğde, Sivas, Yozgat illerinden tahminî 200 zihayat katıldı. Gençlik alanında çalışma özne gençlik örgütlerinin gelişigüzel hareket ika kültürlerini geliştirmesine yardım sağlamayı hedefleyen forumun açılış konuşmasını NEVÜ Rektörü Prof. Dr. Koçak Aktekin yaptı. Aktekin, “Böylesi eke tıpkısı konunun Hünkar Hacıbektaş Ege’nin adını haiz üniversitemizde tartışılacak olması bizler üzere şişman ehemmiyet taşıyor. Hacıbektaş Iye Hazretleri Anadolu coğrafyasının kültürel ve inançsal değiş ve dönüşümünde sunu şişman etkisi olan manevi önderlerimizden biri. Bu tür sancak isimler bugün sizlere tartışacağınız sığınmacı algısıyla ilgili göz açışınızı üstelik etkileyecek çok zengin doneler veriyor. Anadolu Coğrafyası sıra süresince ayrımlı coğrafyadan mevrut insanlara sülale sahipliği yapmış, değişik coğrafyalardan mevrut insanları kendi o coğrafyalarının firez, sınama ve birikimlerini buraya getirerek burada var olan kültürle harmanlayarak zenginleştirmiştir” dedi.

Aktekin: “Acun tarihi aslında, göçlerin oluşturduğu tıpkı çağ”

Barhana olgusunun sosyologların, politika bilimcilerin ve tarihçilerin üzerinde çokça durduğu ve çokça iz verdiği benzeri bahis olduğunu aktaran Aktekin; “Ruz süresince isteye sınırlanmış veya mecburi göçler vasıtasıyla eş hareketliliği daim devam ağabey gelmiş ve günümüzde birlikte malumunuz bitmeme etmekte. Özellikle elan gür tıpkı dirim ve daha gani bire bir hesaplı nitelik elde edebilmek için başka ülkelere isteğe sınırlanmış namına göç edenler var. Tıpkısı da çekişme ve bağırsak çatışmalar nedeniyle hayatta kalabilmek için mecburi ayrımsız barhana var. Bağımlı kim bu göçün kez açtığı mütenevvi çatışmalar, belirsizlikler, sosyolojik ve politik dönüşümler de var. Türkiye birlikte bunu genişlik hızlı güçlü ve güneş süresince barhana düzlük bir ülke. Dünya tarihi esasta, göçlerin oluşturduğu bir gündüz. Türkler Rum’ya göç etmeseydi bugünkü Türkiye olmazdı. İslam tarihinde Peygamberimiz Mekke’den Medine’ye hicret etmesiydi sonraki gelişimler olmazdı. Avrupa’dan Amerika’evet göçler olmasaydı dünya tarihi ayrımlı gelişirdi. Dolasıyla dünya tarihinin esasını oluşturan göçtür. Bugünkü çalıştayında insanca bakış açısıyla ülkemize ve eksiksiz insanlığa balkı sonuçlar ulaştıracak şekilde ve fikri çalışmalara dayanak olması dileğiyle bu etkinliği düzenleyenlere ve siz katılımcılara teşekkür ediyor ve başarılar diliyorum” diye niteleyerek konuştu.

Türkiye Gençlik STK’ları Platformu Umumi Heyet Üyesi Dr. Ahmet Özdinç de konuşmasında; “Bu ikinci çalıştay da sığınmacı algısını çalışacağız, ne amacıyla böyle ayrımsız konu seçtik herhalde tahmin etmek pres değil. Dünyada zaman 2022 yılı itibariyle yerinden cebren cereyan ettirilmiş yerinden cebren gönderilmiş ya da geçmek zorunda kalık 90 milyondan aşkın kayırıcı var. Türkiye’nin nüfusundan elan çok aynı kişi şu zaman kendi evlerinde zat yurtlarında kendi vatanlarında yaşamıyorlar, değişik benzeri yerde süregelmek zorundalar” şeklinde konuştu.

Açılış konuşmalarının arkası sıra çalıştay, sorunların tespiti, ağız dalaşı, çözüm önerileri oturumlarıyla devam etti. – NEVŞEHİR



Share: