Sarıgöl’deki kırık hattı, selen dünyasına sunuldu

MANİSA’nın Sarıgöl ilçesinde, hareketliliği yılda 15 santimetreye ulaşan Sarıgöl fay hattı, 4 üniversiteden 7 kişilik ekibin yaptığı jeodezik ölçüm sonuçları ve bunların ne tefehhüm geldiği ile ait bilgileri içeren makale, arsıulusal dergide veri dünyası ile paylaşıldı. ‘Acta Geodaetica deri Geophysica’ ünlü dergide yayımlanan makalede; doğanın kendi yapısından kaynaklanan ara sıra hataların, insanların doğaya kavisli müdahale etmesiyle büyüyebileceğine, bugün devam eden ölçüsüz meydan şeş suyu çekimini durdurmak ve ahit süresince hareketin niteliğini sürdürülebilir izlem ile tutulmak gerektiğine özen çekildi.

Sarıgöl’da 18 Teşrinievvel 2022’birlikte enerjik olan elem yağmur, sere dönüştü. Canlı fay hattına giren binlerce metreküp baran suyu, üzüm bağlarında büyük oyuntu ve yarıkların oluşmasına sebep oldu. Bayağı Koçaklar Mahallesi’ndeki bağlarda yarıklar, yer meydan 3 metre derinliğe ulaştı. DEÜ Yer Sarsıntısı Araştırı ve Aplikasyon Merkezi öncülüğünde, Afyon Kocatepe Üniversitesi ve Sivas Cumhuriyet Üniversitesi’nden uzmanlar, bölgeye GPS istasyonları kurarak, ayrı ayrı peyk teknikleri ile fay hattını inceledi. İlk incelemelerde yılda 10 santim hareket fail fay hattı hareketinin 15 santimetreye ulaştığı gözlemlendi.

MAKALE, ULUSLARARASI DERGİDE Kırık hattındaki cıvıltı bitmeme ederken, Dokuz Ilkgüz Üniversitesi’nden Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Devlet Bayar Üniversitesi’nden Öğretim Görevlisi Mücahit Doğan, Afyon Kocatepe Üniversitesi’nden Geomatik Mühendisi, yüksek lisans Öğrencisi Çağdaş Kaygusuz, Prof. Dr. İbrahim Tiryakioğlu, Prof. Dr. Çağlayan Özkaymak ve Prof. Dr. Saraka Turgut, Gebze Ustalık Üniversitesi’nden Prof. Dr. Cemal Özer Yiğit’ten oluşan 7 kişilik ekip vasıtasıyla 2017-2020 yıllarında yapılan jeodezik takdir sonuçları ve bunların hangi anlamaklık geldiği ile ilgilendiren bilgileri içeren makale, uluslararası dergide bilim dünyası ile paylaşıldı.’Acta Geodaetica et Geophysica’ adlı dergide yayımlanan makaleye ilişik bilgi veren Dokuz Ilkgüz Üniversitesi Zelzele Araştırı ve Aplikasyon Merkezi Müdürü ve Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir, şunları söyledi: “Makalenin sonuçlarına göre, Sarıgöl ilçesinde günümüzde gelişen deformasyonlar, 50 kişinin duygusal kaybıyla sonuçlanan 6.5 büyüklüğündeki 1969 Alaşehir depreminde oluşan yüzey kırığını izliyor. Sarıgöl fayı adı sunulan bu fay hattı süresince yılda 15 santimetreye varan şakuli hareketler geliştiği, bu düşey hareketlerin averaj almanak 7-8 santim civarında devam ettiği saptanmıştır. Yapılan ölçümler bu hareketlerin bölgenin jeolojik yapısı beraberinde insanların Sarıgöl ovasında yaptıkları aşırı düzlük şeş suyu çekiminin enerjik olduğunu göstermektedir. Bu hareketin etraflı tıpkı müddet elan devam edeceği öngörüldüğünden fay zonunun güncel yer bilimsel haritasının çıkarılması gerektiği ve zon süresince yapılaşma yasağının uygulanmasının bitmeme edilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Elhasıl doğanın özlük yapısından kaynaklanan gâh hatalar, insanların doğaya hatalı şekilde müdahale etmesiyle büyüyebilir. Bu durumda, beklenen ayrımsız kıran riskini azaltmak için günümüzde bitmeme fail müfrit kayran şeş suyu çekimini gidermek ve antlaşma içre hareketin niteliğini sürdürülebilir ayrımsız takip ile tutulmak gerekiyor. Türkiye ölçeğinde güçlü faylar üzerinde zelzele olmadan gelişen benzer düşey hareketler, Afyon- Bolvadin, Kayseri- Yeşilyurt ve Aydin-Germencik kabilinden bölgelerde da gözleniyor. Olasılı benzeri kıyamet öncesinde riziko tenzil çalışmalarının bu çeşit bölgelerde üstelik jeodezik yöntemlerin uygulanması ve zaruri önlemlerin alınması gerekmektedir.”

Share: